(bkz: burçak çerezcioğlu) nun gons, my days ve anjelik isimli günlüklerinin derlemesiyle oluşturulmuş ve hayatımda yeri her zaman çok özel olacak bir güncedir.
burçak'ın lösemi oluşu, ailenin ve özellikle burçak'ın bunu öğrendiği anlar, türkiye'deki sağlık sistemi karşısındaki çaresizlikleri insanın içini burkan cinsten.
ama burçak'ın en büyük hayali olan amerika'ya gidişi, şıpsevdiliği, hayata bakış açısı, müzik tutkusu ve kitap sevgisiyle bu burukluk garip bir hüzne dönüşüyor. ve doğum günlerimizin de aynı olması onu daha da özel kılıyor.
sanırım burçak'ta kendisini bulan bir insanla anlaşamama ihtimalim yok.
her şey bir yana, burçak vefat ettikten sonra babasının yazdığı şu satırlar kimin canını yakmaz ki?
sabahları
hasta uyanmanı istiyorum
hastaysan eğer
yaşıyorsun demektir
ne insanlar geçti bu dünyadan be.